5 Ocak 2015 Pazartesi

Sen Bizi Kiminle Sanırsın

Yavuz Sultan Selim, hayatının son demlerinde yanından ayırmadığı doktoru Hasan Can'a hasta yatağında bulunduğu bir sırada:- Hasan, beni nasıl görüyorsun, dedi. Hasan Can:
- Sultanım Allahü teâlâya kavuşmak zamanıdır. Artık Ona yönelin! dedi.
Yavuz:
- Ya Hasan, bunca zamandır sen bizi kiminle sanırsın? dedi.
Hasan Can, (Sultanım hiç bir zaman sizin için öyle düşünmedim ve düşünmem. Yalnız şu var ki her zamanki hâlinizle şimdiki hâliniz mukayese edilemez... Ben bu bakımdan size hatırlatmak istedim) demişti ki Padişahın ağzından artık son defa La ilahe illallah, Muhammedün Resulullah dediği duyuldu.
Yavuz Sultan Selim Han şehadet getirerek ruhunu teslim etti.

 http://www.mehmetalidemirbas.com

Yavuz Sultan Selim Han ve İbrahim Gülşeni

Memlûklerin Safevîleri desteklemesi yüzünden Osmanlılarla arası açılmıştı. Sultan Gavri, İbrâhim Gülşenî hazrelerinin karşı çıkmasına rağmen, devlet adamlarının ısrarı üzerine, Yavuz Sultan Selîm üzerine yürüdü. Ancak yapılan savaşta hayâtını kaybetti. Onun yerine tahta çıkan Tomanbay, İbrâhim Gülşenî'ye gelip duâ istirhâm eyledi. Şeyh dedi ki: "Siz duâya kâbiliyet ve istidâd hâsıl eyleyin ki duâ size ulaşsın. Sultanların duâya istidâdı adâlettir. Ol dahi Allahü teâlânın kitâbı ile hüküm vermektir. Her kim Allahü teâlânın emri üzere hüküm etmez ise zâlim dir. Sultanım! Eğer makâm-ı selâmette olmak istersen, Selîm'e tâbi olasın." Bu nasîhatlere rağmen Tomanbay Ridâniye'de Yavuz'un karşısına çıktı. Bozguna uğradı, sonra yakalanarak îdâm edildi. Sultan Selîm Han böylece Mısır'ı zaptettiğinde, İbrâhim Gülşenî hazretleri onu:Azîzim hayr-ı makdem ömrümün vârı safâ geldin.
Keremler eyledin gönlümün sultânı safâ geldin. diyerek karşıladı.Yavuz Sultan Selîm Han da bu büyük âlime çok gönülden hürmet gösterdi. Pekçok yeniçeri ve sipâhi sohbetiyle şereflendi, duâsını alarak feyz ve bereketlerinden istifâde etmeye çalıştılar.Mısır'da İbrâhim Gülşenî hazretlerinin talebeleri ve sevenleri çoğaldı. Nâmı, zamânın sultânı Kânûnî Sultan Süleymân Hana erişti. Sultan Süleymân Han, onu İstanbul'a dâvet eyledi. İstanbul'a gelen İbrâhim Gülşenî hazretlerine çok hürmet gösterdi, ikrâmlarda bulun du. O sıralarda İbrâhim Gülşenî yüz dört yaşlarındaydı. Gözlerinde bir rahatsızlık hissediyor du. Görmesi çok zayıflamıştı. Durumu Pâdişâha arz eyledi.Sultan da Kehhâlbaşı'na (Sürmeci başına) emrederek, gerekli ihtimâmı göstermesini emretti. Kehhâlbaşı, bütün gayretini sarf ederek, Allahü teâlânın izniyle kısa zamanda yeniden gözlerinin açılmasına sebeb oldu. İbrâhim Gülşenî sıhhate kavuşunca, Çıkrıkçılar başındaki Atik İbrâhim Paşa Câmiinde halka vâz ve nasîhat etmeye başladı. Kısa zamanda İstanbulluların gönlünde taht kuran İbrâhim Gülşenî'ye, devlet erkânından ve halktan pekçok kimse talebe olmakla şereflendi. Pâdişâh, şeyhülislâm, âlimler ve evliyâ onun ilimdeki üstünlüğünü çok takdir ettiler. Bir müddet İstanbul'da kalan İbrâhim Gülşenî hazretleri, Pâdişâhtan izin alarak tekrar Mısır'a döndü.

 http://www.ehlisunnetbuyukleri.com

26 Aralık 2014 Cuma

İTÜ'de Okuyan Yatay ve Dikey Geçişli Öğrencilerin Dikkatine

YÖK, 2 Mayıs 2014 tarihinde sessiz sedasız bir yönetmelik değişikliğine imza attı..Çoğu öğrencinin bihaber olduğu bu değişiklik, dikey ve yatay geçiş yapan öğrencilere büyük bir avantaj sağlamaktaydı.Dikeygeçiş.org websitesinde konuyla ilgili haberi okuyan öğrenciler büyük bir sevinç yaşadı.Bu sevincin içeriği öteden beri haksızlığa uğradığını düşünen öğrencilerin not ortalamaları konusu üzerineydi.Şöyleki geçiş yapan öğrenciler bir önceki dönemden almış olduğu derslerin ortalamasını yeni üniversitesindede saydırabilecekti.Öğrenciler bu yönetmelik değişikliğinden yararlanabilmek için üniversitelerin öğrenci işleri daire başkanlığına müracat etmeye başladı.Türkiye'deki tüm üniversiteler kararları bir bir uygulayarak, konuyla ilgili öğrencilerin yüksek lisans ve ÖYP gibi  diploma puanının ön plana çıktığı alanlarda büyük avantaj yakalamasını sağladı. 

Öte yandan İstanbul Teknik Üniversitesi bu kararı uygulamayarak hem kendi öğrencilerini mağdur bırakmış, hem anayasamızın 10. maddesi olan "Kanun önünde eşitlik" ilkesini ihlal etmiştir.Üniversitenin almış olduğu bu karar YÖK'e bir dilekçeyle şikayet edilmiş olup, hak arama mücadelesine başlanmıştır.Bunun üzerine YÖK hem üniversiteye hem şahsıma bu kararın uygulanmasına dair bir karar örneği gönderdi.Bu karar örneğine istinaden İTÜ Öğrenci işleri daire başkanlığına tekrar müracaat edildi.Fakat İTÜ almış olduğu bu hukuksuz kararı sürdürmeye devam ederek, açık ve net bir şekilde YÖK'ün almış olduğu bu kararın karşısında duracaklarını beyan ettiler. 

Bunun üzerine hak arama mücadelemizin devam edebilmesi için idare mahkemesinde dava açılması zarureti doğmuştur.Bu suretle dava için gerekli dilekçe 19 ocakta verilecektir.Bizi bu süreçte en çok üzen nokta ise çok az kişinin bu meseleye destek çıkmasıdır.Bu hal, bu kararın uygulanmasını istemeyenlerin hukuksuz gayretlerini cesaretlendirmektedir.Konuyla ilgili teknikforum.com'da başlık açılmıştır.Lütfen sizde bize destek olun, bu haklı mücadelemizde bize destek olun.

İstanbul/Eyüp Merkez Tüp ve Su Bayii





HİLAL TİCARET

BİZİMGAZ ve DURUSU Satış Bayii

Suyun en Durusu en uygun fiyata ! 

Evlere tüp ve su servisimiz vardır. Her marka tüp ve damacana değiştirilir.

Adres: Nişanca Mahallesi Çömlekçiler Caddesi No: 29 EYÜP/İST.

Telefon: 0535 832 29 11 / 0 212 501 22 55

25 Aralık 2014 Perşembe

İyi Bir Çay İçin

1.Su kaynamaya başladıktan sonra hemen demleme işlemine geçmeyin. 5 dakika daha kaynar halde beklemek suyun ham tat vermesini önleyecektir..
2.Demleme yapılırken kaynar su kesinlikle çay üzerinde gezdirilmemeli, su bir noktadan köpük ve dalga oluşturmayacak şekilde düşük debide eklenmelidir. Çok yaygın ve yanlıs uygulamalardan bitanesi de demliğin ocakta yeniden kaynatılmasıdır. İyi ve lezetli bir çay içmek istiyorsak sabırlı olmamız gerek. Burada amaç, çayın olabildiğince dış etkilerden uzak, kendi kendine doğal bir biçimde demlenmesini sağlamaktır..
3.Çay servisine geçmeden önce mutlaka çayın dinlenmesi gerekir. Aksi halde ham bir tat alırsınız. Ayrıca kısa sürede tüketilmesi gerekir. Adını hatırlamadıgım fakat büyük bir çay demleme ustasından duydugum şu söz herşeyi özetliyor. "Çay 15 dakikada demlenir, 15 dakikada da içilir. Zira demlenmesinin üzerinden 15 dakika geçen çay, bayat çaydir".

Alıntı ; Resim : http://www.fotokritik.com/2107207/cay-keyfi-2